Alaçatı'da yeni evimize, yeni arkadaşlara alıştım. Artık gece 11'den önce eve girmiyom, arkadaşlarla çete şeklinde sitede terör estiriyom ve koşup oynamanın zevkine varıyom. Bu arada bikaç replik:
Gran Via'da komşu teyze ile muhabbet:
Komşu Teyze: Acar sen ne kadar akıllısın öyle
Ben: Sen benim adımı nerden biliyosun?
Komşu Teyze: E annen söylerken duydum.
Ben. Senin adın ne?
Komşu Teyze: Oya.
Ben: Ne Boya mı? Ne komik isim.
Komşu Teyze: Boya değil, Oya!!!
Ben: Tamam, tamam kızma, şaka yaptık, sen de hiç anlamıyosun.
Komşu Teyze: ?!?!?
Ama yeni evimizde yatağıma daha alışamadım. Bi başka muhabbet:
Anne: Acar ben bu sabah bi baktım sen yatağında yoksun. Sonra aşağı bi indim baktım koltukta uyuyosun. ne zaman geldin oraya?
Ben: Gece yarısında, sabah oldu zannettim, ama baktım daha gece yarısıymış, yani dünyanın öbür yarısı öğlen yemeğini yerken.
Anne: Isırırım seni akıllık bıdık.
Bu arada Mars'ın dünyaya yaklaşmasını ve ay tutulmasını göslemledik.
Pikabu, Annane, Ece, Serseri Yetkin ve bilimum bulunanlar: Yaa, havalar çok sıcak, İzmir 42 dereymiş, gece uyuyamadık, vs.
Ben: Bence Mars dünyaya yaklaştığı için hava bu kadar sıcak, çünkü Mars çok sıcak bir gezegen.
Pikabu: Yaa, ben Mars'a gitmek istiyordum, gitmeyeyim mi?
Ben. Kesin ölürsün, ama istersen gidebilirsin.
Pikabu: Yok o zaman istemem. Peki Mars bu etrafında bişey olan gezegen miydi?
Ben: Hayır, o Satürn gezegeni
Pikabu, Annane, Ece, Serseri Yetkin ve bilimum bulunanlar: ??!!?
Şükür sonunda olimpiyatlarda bir altın madalya aldık. Annemde fotoğraf tembelliği hat safhada.