Cuma, Temmuz 14, 2006

Ben bugün kü menüyü beğendim:-)))

Geçende bi yazdım bloguma bol bol, sonra bi kilitelendi, hadeee, bütün yazdıklarım uçtu. O yüzden şimdi wordde yazıyom, sonra kaydetcem.

Gene 1 ay geçmiş neredeyse yazmayalı. Yazın vakit valla da çabuk geçiyo. Neler yaptık bu arada; Bodrum tatiline gittik. Baba, anne, babaanne Armonya otele gittik, sonra babam işe gelmek için bizi bıraktı orda. Biz güzel babaanne yemekleri, güzel plaj, dondurmalar, süt mısırlar, kumdan kaleler ve güzel İdil ile tatil yaptık. (O konuyu fazla deşmeyim). Bu sene denize girmiyom, soğuk geliyo, ağzıma su kaçıyo, hoşuma gitmiyo işte. Kumda oynuyorum bol bol, ama sıcak da geliyo bi yandan. İsilik falan oldum bebekler gibi. Bir de ben animasyonu sevmedim. Animasyonda kötü baba vardı. Çocukların dansı güzeldi ama kötü baba gelmeden hemen kaçtık ordan. Bodrumda süper komiklikler yapmaya devam ettim.
Bir de Gümüşlük’e gittik. Orda ben kaka yapıyodum, tam cup cup düşmeye başlamıştı ki elektrikler birden kesiliverdi. Allahtan annem yanımdaydı. Hemen seslendi içerdekilere, biz tuvaletteyiz, bize hemen bi lamba verin diye. Sonra olanları garon abiye aynen anlattım: “Ben tam kaka yapıyodum, birden elektrikler kesiliverdiii” diye. Abide güldü bana çok.



Tamam tamam, idil meselesine de hemen değiniyorum. İdil, Armonya’da ki komşu kızı. Üst katta oturuyodu, tabii her evden çıkışlarında hemen balkona fırlıyodum meraba demek için. Bazen gelip bizde oyuncaklarımla da oynuyodu. Aslında buraya fotoğrafını koymak isterdim ama annem tam fotoğraf makinesını almaya gittiğinde, İdil’le birbirimize sarılırken bi yuvarlandık yere. Ben ağladım, hemen eve gitmek istedim falan, tabii annem de fotoğraf falan çekemedi.

Sonra İzmir’e geldik. Okul günleri tekrar başladı. Biraz daha alıştım okul günlerine. Geçen hafta sonunda da Ontur otele gittik. Ve akşam da hayatımda ilk defa konsere gittim. Bülent Ortaçgil ve Zuhal Olcay konseri çok güzeldi, ama ben inat edip öğlen uyumadığımdan akşam hemen uykum geldi, ve ilk yarıdan sonra çıkmak zorunda kaldık. Pazar günü de Sole Mare’ye gittik, annemin arkadaşları falan geldi. Aman ne kalabalık, bangır bangır müzik falan. Geçmiş anne sizden artık bunlar, oturun oturduğunuz yerde gari.

Sole Mare'de Çeşme güzelleri üstüme saldırırken:




Ve baba ile konser keyfi yaparkene:

Bu da menüyü beğendiğim yemeklerin birinde süper babaanne ile: