Pazartesi, Şubat 02, 2009

Sömestr tatili süper geçiyor

Maceralar yaşamaya devam ediyorum. Okul tatil oldu. Harabe hastalığım aynen devam ediyor.

Geçen hafta Salihli maceramıza, Sart harabelerini ziyaret ile başladık. Dağlar ve yapılar, mozaikler ve sütunlar, ve tepelerdeki sart harabelerinin ayrı bölümlerini gördük, yolların nereye gittiğini keşfettik. Dilek ağacına mendil bağlayıp, iyi ve uslu bir çocuk olmayı diledim. Ordan sonra zeytin tarlamıza gitmek istedik. Ama asfalttan ayrılmayı sevmeyen cipimiz, yolsa yan döndü ve yan yan çamurda kaydı. Biz de geri dönmek zorunda kaldık.
Oradan at çiftliği Attalos'a gittik, ata bindik, sucuk-ekmek partisi yaptık.
Bu haftaki maceralarımız ise Bodrum tarafındaydı.


Bodrum maceramız Adamik bar ile başladı. Barda, dans ettik, yanar-dönerli kokteyl içtim. Uzun taburede oturdum.



Ertesi gün, Bodrum kalesini gezdik. Toplar gördük, maznaralar, kuleler, zindanlar, anforalar. Ama müzeyi gezemedik, kapalıydı.
Bir de tavus kuşu gördük, çok güzeldi.
Ertesi gün, tam bir harabe günüydü. Otelimiz Bodrum'da Myndos kapısının yanında olduğu için, Myndos kapısını görerek başladık güne.
Sonra Euromos'da tapınak gördük. Miletus'a gittik, ama peşimizden gelen köpekler olduğundan, arabadan inemedik. Orada Doğanbey köyünü araba ile turladık ve bol ördeğin olduğu bir balık lokantasında yemek yedik. Bol bol ekmek attım onlara ama peşimi zor bıraktılar valla.
Oradan da Priene antik şehrine gittik. Düşmanlardan korunabilmek için çok yukarı yapılmış bu şehre ulaşmak zordu. Ama tepene manzara nefisti. Anti tiyatrosu ağaçların arasında çok güzel bir yerdeydi, ve anti tiyatrodan keşfettiğimz bir yol, bizi tapınağa götürdü.