Çarşamba, Nisan 19, 2006

ama anne seni sevdiğim içiiiiin:-(

Baktım 2 haftadır yazmamışım, bi yazıp havadisleri anlatayım dedim. N'aptım 2 haftadır? Bol bol parka çıktım. Şimdilerde Ege Lisesi'nde bando çalışmaları başladı, onları seyrediyom gündüzleri bazen. Trompet çalıyolar, çok hoşuma gidiyo. Sabah akşam bowling oynuyorum bide. Evde oyuncaklarla, kipa'da minik bowling ile, bi de babamın cep telefonunda var bowling onla oynuyom. Bol bol strayk yapabiliyom artık.
Geçen hafta sonu Pazar günü gezdik gene çok çok. Sığacık'da Ekmeksiz plajına gittik. Annem küçükken çok giderlermiş oraya. Gerçekten de güzel bir koy, kumu güzel deniz güzel. Ayağımı soktum sadece tabii, ama kumda çok çok oynadım. Bi de uçurtma uçurdum.
Sonra Sığacık'da balık lokantasına gittik. Orda Ipek diye bi ablayla tanıştım. Çok sevdim. Beraber hamur oynadık, sonra resim yaptık, sonra badem ve kek yedik. Ayrılırken üzüldüm biraz.
Bu başlık ne ondan da bahsedeğim azcık. Eğer annemin istemediği bişey yaparsam, kullandığım kozlardan biri bu. Mesela gece saat 3'de annemle babamın yatağında yatmak istiyorum diyelim. Hemen üzgün bir tavır takınıp:" ama anne seni sevdiğim içiiiiin" diye acık gözyaşı döktümmü, yiyolar bazen.

Yaa bu blog işinde en zor iş fotolarla blogların aynı tarihli olması. Şimdi yok ki yeni fotoğraf, hepsi makinada bende seçeyim bari eskilerden bi tane koyıyım buraya:

Bu arada bu aralar bi kardeşim olmak üzere. Annem ve babamın yakın dostları Fatih Amca ile Hülya Teyzenin bugün bi bebeği doğcak. Fotoğrafı olunca koyarım onu da buraya. Çok heyecanlı. Hülya Teyze'nin karnındayken çok sevdim Emir'i:

Tatlı şeker,

Bal şeker,

Şirin şeker,

Bebek şeker,

Emir şeker

diye seviyoduk, Hülya teyzeyle beraber. Acaba dıları çıkınca nasıl olcak. Benimle oynıycak mı?

Hadi herkese sevgiler

Anne: Biraz köfteye ne dersini?

Ben: Olur derim.

Anne: Biraz kabağa ne dersiniz?

Ben: Olmaz derim:-)

Perşembe, Nisan 06, 2006

neden?

Baba: Nese, yandık, neden soruları başladı.
Ben: Neden?
Baba: Aç kitabı bak bakayım bu nedeleri nasıl karşılamak gerekiyomuş.
Ben: Neden?

Asansörde dayılara giderken:
Ben: Sayıları görceeeem.
Baba: Sayılar bu tarafta.
Ben: Neden?
Gene ben: Neden yediye bastık.
Anne: Dayı ve Aygül orda oturuyolar.
Ben: Neden?
Anne: E evleri orası.
Ben: Neden evleri orası.
Anne: Burda oturmak istemişler.
Ben: Neden burda oturmak istemişler?
Anne: Güzel olduğu için.
Ben: Neden güzel olduğu için?
...
Bu arada yedinci kata geldiğimizden sorularımın devamını soramadım.

Ve dün akşam yatmaya hazırlanırken:
Ben: Anne ben park Bornova'ya gitcem.
Anne: Oğlum Park Bornova bu saatte kapalı.
Ben: Neden?
Anne: Ordaki abiler ablalar yatmaya gitmiş.
Ben: Neden?
Anne: Geç oldu artık.
Ben: Neden geç oldu?
Anne: Yatmak vakti, uykumuz geldi.
Ben: Neden?
Anne: ?!?!?

Pazartesi, Nisan 03, 2006

hayatımda ilk defa fasıla gittim


Geçen Cumartesi hayatımda ilk defa fasıla gittim. Benden başka hiç çocuk yoktu. Sıkıcı biyerdi zaten, şu elimdeki tefte olmasa bayılacaktım. Babama yaptığım kaprisler sonucunda, restoranın karşısındaki parkta biraz saklanmaç oynadık, ama sonra gene babam içeri girmek istedi, ve ben de tef çaldım, biraz eğlendim. İyi ki doğdun dayı, sayende fasıl da görmüş oldum.

Dün de çok yer gezdik. İlk önce Palmiye alışveriş merkezinde nuhun gemisinde oynadım bol bol, sonra da Hülya Teyze, Yiğit Abi ve Fatih amcayla pikniğe gittik. Yiğit abi kocaman bir uçurtma aldı ve onu en yükseğe uçurduk. Fotoğrafla çıkınca koyarım bi tane buraya.

Anne ben de uçurtma uçurcaaam.